Uzmanlar, medyanın Türkiye’deki mülteci algısını çarpıttığını söylüyor

0
Uzmanlar, medyanın Türkiye’deki mülteci algısını çarpıttığını söylüyor

Türkiye harika bir ev Mülteci Nüfus. Aslında, komşu Suriye’den gelen en büyük mülteci yoğunluğuna sahiptir. Çatışmalardan kaçan zulüm gören ve mülksüzleştirilenler için bir sığınak olmaktan gurur duysa da, bazı politikacılar ve sosyal medya kullanıcıları yerel halk ve mülteciler arasındaki gerilimi körüklüyor. Uzmanlar diyor medyaözellikle sosyal medya bu konuda büyük rol oynuyor.

Uzmanlar, haberlerde kullanılan ayrımcı dilin, ülkelerinden kaçmak zorunda kalanları ‘kötü adam’ ya da Türkiye’den yararlanmak isteyen uzaylılar olarak gören bir zihniyetin katkıları arasında olduğuna dikkat çekiyor. Ayrımcı video ve fotoğrafların eşlik ettiği sosyal ağlardaki medya raporları, bu tasvire yalnızca katkıda bulunuyor.

Sakarya Üniversitesi’nden Profesör Mehmet Barış Horzum, mülteci ve göçmenleri hedef alan paylaşımların sosyal medyada hızla yayıldığını ve genellikle “korkunç sonuçlar doğurduğunu” söyledi. Bilişim uzmanı Horzom, göçmen ve mültecilere yönelik “siber zorbalık”ın üzerlerinde geri dönülmez bir iz bıraktığına dikkat çekti. “Örneğin birileri ‘yaralanan bazı Afganlar (bir Türk vatandaşı)’ diye tweet atınca çok sayıda insan haberi kontrol etmeden bunu yayıyor.”

Horzom, teknolojinin dezenformasyona karşı “doğru” kullanımının önemli olduğunu çünkü dijital platformların paylaşılan bilgilerin birincil kaynağı olduğunu kaydetti. “Dijital medya yanlış kullanıldığında psikolojik, sosyal ve cezai birçok sorunu gündeme getiriyor. Bu durum yabancı düşmanlığının artması, göçmen ve mültecilere yönelik saldırılar, dezavantajlı topluluklara yönelik ayrımcılık gibi sonuçlara yol açabiliyor.

Ayrıca ırkçı paylaşımların hızla yayılmasında sosyal medya algoritmalarının rol oynadığına dikkat çekti. “Algoritmalar, sosyal medya kullanıcılarının ilgilerini çekebilecek konularla etkileşime girme olasılıklarını analiz etme yollarıdır. Bunlar, sosyal medyada paylaştıklarımıza dayalıdır ve içerik sağlarken bu gönderilere göre özel içeriğimize öncelik verir. başkalarının da bizim görüşümüzü paylaştığı fikri.Yani, bizim görüşümüz yanlış olsa bile, yaygınlığı bizi onları şiddetle savunmaya ikna edebilir.”

İbn Haldun Üniversitesi Sosyoloji Uzmanı Yard. Doç. Bu insan grubu, onlara uzaylı ya da uzaylı dediğinizde aslında bir engelle karşılaşıyor. Birçok medya bu terimi kullanıyor ama bu tekil dili ortadan kaldırmamız gerekiyor. Ayrıca medyanın “mülteci” kelimesini hem göçmenler hem de mülteciler için tamamen farklı anlamlara sahip olmasına rağmen kullandığına dikkat çekti. Geleneksel medyadaki mültecilerin “kötü” tasvirinin sosyal medyaya da yansıdığını söyledi. Sosyal medyada mülteciler ve göçmenler, yaptıkları kötü şeylerle ilgili tartışmaların merkezinde her zaman yer alıyor. İnsanlar ayrımcı bir dille fotoğraf, video ve gönderi paylaşırken iki kere düşünmezler. En nihayetinde, Türkiye’de herhangi bir entelektüel geçmişi veya eğitimi olmayan, sadece sömürülecek, düşük gelirli insanlar olarak tasvir ediliyorlar.”

Aksay, ayrımcı zihniyetin tüm mültecileri farklılıklarına bakmadan “tek kimlik”e sıkıştırmaya çalıştığını ve çoğu zaman onları kurallara uymayan, görgüsüz insanlar olarak gösteren aşağılayıcı bir zihniyetle karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Saha araştırmaları ve diğer araştırmacılar tarafından yürütülen çalışmaların, mültecilerin Türkiye’yi gerçekten sevdiklerini, kültürlerini koruyarak Türk devletinin ve toplumunun kurallarına uyum sağlamaya çalıştıklarını gösterdiğini kaydetti.

Daily Sabah Bülteni

Türkiye’de, bölgesinde ve dünyada olup bitenlerden haberdar olun.

İstediğiniz zaman abonelikten çıkabilirsiniz. Kaydolarak, Kullanım Koşullarımızı ve Gizlilik Politikamızı kabul etmiş olursunuz. Bu site reCAPTCHA tarafından korunmaktadır ve Google Gizlilik Politikası ile Hizmet Şartları geçerlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir