Yardımcı teknolojiler kullanılarak doğan bebekler kardiyovasküler olay riski altında mı? | Doktorlar, hemşireler ve eczacılar için en son haberler

0
Yardımcı teknolojiler kullanılarak doğan bebekler kardiyovasküler olay riski altında mı?  |  Doktorlar, hemşireler ve eczacılar için en son haberler

Bir çalışma, ebeveynleri tüp bebek tedavisi yoluyla hamile kalan bebeklerin metabolizmasında kendiliğinden hamile kalanlardan hiçbir fark göstermediğini gösterdi.

Öte yandan, yardımcı üreme teknolojisi (YÜT) kullanılarak gebe kalan çocuklar ile kendiliğinden gebe kalanlar arasında metabolizmada küçük farklılıklar vardır. Ancak yazarlar, farklılıkların klinik olarak anlamlı olmadığını ve gelecekteki çalışmalarda incelenmesi gerektiğini söyledi.

Üreme Teknolojisi Yoluyla Doğan Çocukların Gelişimsel Epidemiyolojik Çalışması (DESCRT), 2000 ve 2017 yılları arasında ABD, San Francisco’daki California Üniversitesi’nde kısırlık bakımı alan ebeveynler/ebeveynler tarafından tasarlanan çocukları içermektedir.

Yazarlar, NIFT veya ART (intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu olan ve olmayan taze veya dondurulmuş embriyolarla) ile gebe kalmış 143 kayıtlı çocuktan (4-12 yaş, %43 kadın) oluşan bir numuneyi kullanarak serolojik metabolit analizleri gerçekleştirdiler. [ICSI]) ve düşük doğurganlığı olan çiftlerden kendiliğinden hamile kalanlar. Metabolitlerin gruplar arasındaki dağılımı daha sonra temel bileşen analizi ve çok değişkenli regresyon kullanılarak karşılaştırıldı.

Tedaviye veya cinsiyete dayalı olarak metabolit ayrımı gözlenmedi. NIFT ile hamile kalan bebeklerin kendiliğinden hamile kalan emsallerinden hiçbir farkı yoktu. Kendiliğinden doğan bebekler, taze ART, dondurulmuş ART ve tüm ICSI’den görselleştirilenlerden yalnızca farklı metabolik profiller gösterdi.

Spesifik olarak, yeni ART grubu, spontan gruptan daha yüksek pantoat ve propiyonilglisin seviyelerine sahipti (P ​​< 0.001). Spontan grupla karşılaştırıldığında ICSI grubunda (taze ve dondurulmuş) propiyonilglisin seviyeleri de arttı (p < 0.001). Ayrıca, immobilize ART grubu, spontan gruba göre düşük 5-oksoprolin seviyelerine sahipti (P ​​< 0.001).

Yazarlar, “ART ve NIFT kısırlık tedavileridir” dedi. “Bu teknolojilerin çocuklarda yüksek tansiyon, glikoz intoleransı ve hipertrigliseridemi gibi uzun vadeli sağlık etkileri olabilir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir