Disleksi nedir? Disleksi hakkında bilinenler nelerdir?

0

Bu üç tipten en yaygın olanı Disleksidir ve okuma güçlüğü anlamına gelir. Okul öncesi dönemde geç konuşma, sınırlı kelime dağarcığı, sınırlı çalışma belleği, sağ ve sol arasında karışıklık, konum ve zaman kavramları, yetersiz koordinasyon becerileri gibi birçok belirti olsa da, okuma yazma eğitiminin birinci sınıfta başlamasıyla daha çok fark edilmektedir. . Bu dönemde sesleri öğrenme ve birleştirmede güçlük çeken bu çocuklar harfleri karıştırabilir, satır ve heceleri atlayabilir, yanlış ve yavaş okuyabilir. Müdahalenin farkına varmakla başlayan disleksi bir hastalık değil gelişimsel bir farklılıktır ve tek çözüm eğitimdir. Bu nedenle çocuklarının bu özelliklerden birine veya birkaçına sahip olduğunu fark eden aileler mutlaka bir uzmana danışmalı ve sadece alanında uzman kişiler tarafından çocuklarına yapılacak eğitimsel müdahalelere azami özen göstermelidir.

Disleksili çocuklar akademik yaşamlarında eğitimsel uyarlamalara ve farklı yöntemlere ihtiyaç duysalar da çevrelerinin gösterdiği akademik başarısızlığın nedeni; Çalışmıyorlar, yeterince çabalamıyorlar ve hatta tembel olarak algılanıyorlar. Bu durum, mutsuzluk, özgüven kaybı, akranlar arasında dışlanma ve hatta baskı ile akran zorbalığı gibi birçok olumsuzluğa neden olur. Bu nedenle bu çocukların okul hayatlarında mutlu olabilmeleri için hem disleksi farkındalığının artırılması hem de ailelerin ve eğitimcilerin çocukların ihtiyaçlarını karşılayacak donanıma sahip olmaları gerekmektedir.

Özellikle 2000’li yıllardan sonra teşhis edilmeye başlanan ve son yıllarda yaygınlığı artan disleksi, 2019 yılında Avrupa Disleksi Derneği (EDA) ve uluslararası kuruluşlar tarafından alınan bir kararla uluslararası platformlarda yerini almıştır. BM ve WHO olarak; Ekim ayının ilk Pazartesi günü başlayan hafta “Disleksi Haftası” ve o haftanın Perşembe günü “Meslek Günü” olarak kabul edildi. Türkiye’de disleksi konusunda farkındalığın artması ve bu hafta EDA Disleksi Öğrenme Engelleri Derneği’nin etkili üyelerinin gönüllü olarak hizmet verdiğini duyurdu.

2013 yılından beri hizmet veren EÇHA üyesi derneğimizin 13 kişilik Bilim Kurulu bulunmaktadır. Ailelerimizin ve çocuklarımızın yaşadığı sorunların ilgili makamlara iletilmesine aracılık etmek, sorunlara yönelik somut projeler üretmek ve öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini artıracak eğitimler vermek. Bu amaçla derneğimiz; Türkiye Disleksi Çocuklar Vakfı (dislev) kurmuş, Türkiye’de ilk kez disleksi için kamu spotunu yayınlamış, Türkiye Disleksi Meclisi’ni kurmuş, disleksi konseyi düzenlemiştir ve Kongre birçok öğretmen eğitimi vermiş ve disleksi çocuklara tanınan yasal haklar.

Derneğimiz, her yıl Ekim ayının ilk Pazartesi günü kutlanacak olan Disleksi haftası kapsamında bu yıl belediyeler aracılığı ile yayınlanan billboard görselleri, basında çıkan açıklamalar ve sosyal medyada yayınlanan görsellerle disleksi farkındalığını artırmaya çalıştı. ; Ayrıca Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte 3 gün süren ve 3500 öğretmen tarafından uygulanan bir E-Sempozyum düzenledi. Sağlık Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bürokratları, MEB ve YÖK ile aileleri bir araya getiren bir başka E-Sempozyumun düzenlenmesine de aracılık etti.

Disleksik bireylerin yasal haklarını görünür kılmak, gözlemlemek ve korumak, sorunları ile ilgili bakanlıklarla birlikte çözüm için somut projeler üretmek, “sizi anlıyoruz, yanınızdayız, sizin gibiyiz” demek için Farklı şehirlerde 40 temsilci ilk başta gönülden çalışıyoruz. Derneğimiz; Disleksi, Avrupa Birliği üyesidir, Türkiye’nin ECHA temsilcisidir. Türkiye, ilk Disleksi Çalıştayı’nı yapmaktan gurur duyuyor.

Öğrenme bozukluğu olan çocukların sorunları farklı olsa da hepsinin ortak noktaları normal veya normalin üzerinde zekaya sahiptir. Disleksi, Özgül Öğrenme Bozukluklarının bir alt türüdür ve en yaygın öğrenme güçlüğüdür. En basit tanımıyla bir okuma bozukluğudur. Disleksi ile ilişkili semptomlardan bahsetmişken, okurken satırları veya kelimeleri atlar. Kelimeleri tersten okur. Örneğin; ‘Kitap’ yerine ‘kipat’ diyor, bazı harfler arasındaki farkları tanımlayamıyor ve açıklayamıyor, harfleri veya sayıları tersten algılıyor. Örneğin: ‘d’ harfini ‘b’ harfi ve ’73’ü ’37’ olarak görür ve okur. Mesafe ve derinliği algılamada problemleri var. Bu nedenle, eşyalara çarpabilir ve sandalyelerden düşebilirler. Yön (sağ-sol, yukarı-aşağı) ve zaman (dün, bugün, yarın) kavramlarında zorluklar yaşıyor. Arka arkaya günleri sayamaz. Çok unutkan. Ödevini yapmayı unutur ve sürekli hatırlatılması gerekir. Kendini pek ifade etmiyor, kelimeleri sıralamakta ve cümle kurmakta zorlanıyor. Arkadaşlarla ilişkiler genellikle kopar. Fikirlerini sesli veya yazılı olarak özgürce ifade edemezler. Sıralamada zorlanırlar, hecelerin seslerini karıştırırlar, okurken kelimeleri atlarlar, okuduklarını hatırlamakta güçlük çekerler, bu yüzden aynı şeyi birden fazla okumaya ihtiyaç duyabilirler.

Disleksili bir çocuğa yaklaşım nasıl olmalıdır? Aile ve öğretmenlerin çocuğun davranışlarını ve tepkilerini anlamaları gerekir. Yapmıyor mu? “Kutu?” Aileler ve öğretmenler, öğrenme güçlüğü yaşadıkları için çocukları eleştirebilir ve kızabilirler. Kızmak ve baskı uygulamak yerine anlayışlı ve sabırlı olmak gerekir. Unutulmamalıdır ki, bu onların gücünde bir şey değildir ve bunu bilerek yapmadıklarını bilmeliyiz. Yirmi yedi Grand Prix şampiyonluğuna sahip İskoç yarışçı Jackie STEWART da bu duyguları yaşadı. Prens Charles’ın “SIR” (efendim) adını verdiği bu unutulmaz yarışçı, uluslararası bir disleksi konferansında şunları söyledi: “Disleksiye sahip olmanın ne demek olduğunu asla anlayamayacaksınız! Çocukluğunuz boyunca aşağılanmanın, size öğretmenin ne demek olduğunu anlamayacaksınız. hiçbir şey başaramayacağınız. “(WOLF, 2017). Aslında, disleksisi olan bireylere ilgilendikleri ve yetenekli oldukları çalışmalar verildiğinde normal bireylerden çok daha iyi işler yapabileceklerini görebiliriz. Yetenekleri ve ilgi alanları doğrultusunda kendilerini geliştirmelerine destek olursak, dünyada birçok disleksi hastasının nasıl bir başarı elde ettiğini görebiliriz. Albert Einstein, Thomas Edison, Walt Disney, Stephen Hawking, Leonardo da Vinci, Mozart, Tom Cruise, Winston Churchill, Agatha Christie disleksi olan ünlülerden bazıları. Belki de görüşleri ve keşifleriyle dünyaya yön verenler aslında disleksi olan bireylerdir.

2013 yılında kurulan Disleksi Öğrenme Zorluğu Derneği ile Disleksinin tanınması ve bu kişilerin yasal haklarının kazanılması için ülke genelinde birçok çalışma yapılmıştır. İlk ve en önemli amacımız ‘DİSLEKSİ GİBİ BİR GERÇEK VAR, FARKINDA OLUN’ demekti.

Ülkemizde yaptığımız çalışmalar neticesinde Uluslararası Engelsiz Dünya Çalıştayı’nda Amerika, Almanya ve Çin’i 11 ülke arasından geride bırakarak farkındalık alanında Dünya Birinciliği Ödülü’nü aldık. Ülkemiz adına dernek olarak gurur duyuyoruz. Disleksi farkındalığını artırma hedefimiz çerçevesinde ülkemizde birçok ilki gerçekleştirdik:

* Türkiye Disleksi Meclisi’ni oluşturdu.

* Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Türkiye’nin ilk Disleksi Bakanlığının katılımıyla çalıştayı düzenledik.

* Disleksi çocuklu ailelerin katılımıyla 3 farklı bakanlıkla ilk ve tek Disleksi Konseyi’ni düzenledik.

* İstanbul Ticaret Üniversitesi ortaklığında 1. Uluslararası Disleksi Kongresini düzenledik.

* Ankara’da 3 farklı bakanlığın katılımıyla Çok Katılımcılı Sempozyum düzenledik.

* Türkiye, Disleksili Çocuklar Vakfı’nı kurdu. (www.tdcv.org.tr)

* Disleksi Alan Araştırması yaptık ve kitapçığı yayınladık.

* Spor Okulu programı oluşturduk.

* Dislexia Obas’ı kurduk.

* Disleksi Senaryosu adında bir yarışma düzenledik.

* Disleksi Kısa Film Yarışması düzenledik.

* Neyse ki, Karmaşamım Çünkü… yarışmayı biz yaptık.

* Türkiye genelinde her iki aile için de eğitimcilere farkındalık – disleksi bireylerin yasal hakları üzerine seminerler vermiştir.

Farkındalık çalışmalarımız halen farklı alanlarda devam ediyor.

Ailelerimizle alandaki sorunların tam olarak farkında olan bir dernek olarak, disleksili bireylerin haklarını yasal yollarla korumak için çalıştık. İmzaladığımız yasal düzenlemelerden bahsetmek gerekirse;
Askerlik ve zorunlu askerlik düzenlemeleri,
Okul Kaynaştırma Eğitim ve Destek Odası Hizmetleri,
TBMM Engellilik Komisyonu Çalışmaları,
ÖSYM Üniversite Sınavı önlemleri ve ek haklar,
YÖK Üniversitesi Yerleştirme Kontenjan Hakları,
YÖK Üniversitesi En Düşük Puan,
Kamu istihdamı (e-KPSS) görüşmelerimiz devam ediyor.
Yaptığımız daha birçok projemiz var. Disleksili insanlarımızı ve ailelerini her zaman destekleyerek; Haklarımızı gözeterek çalışmaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda kapımız özel çocuklarımızı seven her bireye, disleksi olan her çocuğa ve her özel aileye açıktır.
Avrupa Disleksi Derneği (EDA), disleksi ve diğer özel öğrenme farklılıkları olan kişilerin bağlı olduğu ulusal ve bölgesel kuruluşları bir araya getirmeye çalışan bir Avrupa sivil toplum örgütüdür.
EDA 2019 Genel Kurulu’nda alınan kararla; Disleksi Haftası, Ekim ayının ilk Pazartesi-Pazar günü kabul edildi ve Dünya Disleksi Günü, o haftanın Perşembe günü kabul edilerek etkinliklerle kutlanacağı duyuruldu.
Bu karara göre Disleksi Haftası 2020’de 5-11 Ekim, Dünya Disleksi Günü 8 Ekim Perşembe’dir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir