Diyanet İşleri Başkanlığı Gazze trajedisi için küresel seferberlik istiyor

0
Diyanet İşleri Başkanlığı Gazze trajedisi için küresel seferberlik istiyor

Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı (Diyanet), özellikle Gazze’de devam eden kriz gibi zor koşullar karşısında insani konulara olan kararlılığını istikrarlı bir şekilde ortaya koymuştur.

Adalet ve merhamet çağrılarıyla dolu köklü geçmişiyle Diyanet İşleri Başkanlığı, Filistin halkının içinde bulunduğu zor duruma çözüm bulma konusunda proaktif bir rol üstlenmiş ve sadece Müslüman dünyasında değil küresel sahnede de önemli bir ses olarak ortaya çıkmıştır.

Yalnızca Kasım ayında, ana dini otorite, farkındalığı artırmak ve Türk ve dünya toplumunu harekete geçirmek amacıyla çeşitli toplantılar düzenledi.

7 Kasım’da Diyanet İşleri Başkanlığı, dijital medyanın ve internetin insanlığın karşı karşıya olduğu krizlere çözüm bulmadaki rolünün vurgulandığı bir etkinlik düzenledi. Toplantıda konuşan Diyanet Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Her alanda olduğu gibi dijital medyada da milletimize yol gösterecek çalışmalar yapmak asli sorumluluğumuzdur.”

Erbaş, “Teknolojinin tüm potansiyelini kullanmalıyız. İnsanlığın, yaşamın ve dünyanın geleceğine dair vizyon sahibi olanlar, güncel gerçekleri göz ardı edemez. Bu nedenle dijital medyada ve diğer tüm konularda milletimize yol göstermek asli görevimizdir.” söz konusu.

Arbaş, 6 Kasım’da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Ankara’daki merkezinde Filistinli Alimler Birliği Başkanı Nawaf Takruri ve beraberindeki heyeti ağırladı. Burada din alimleri Gazze krizini tartıştı ve çözüm aradı.

Toplantıda Erbaş, Türkiye’nin Filistinli kardeşlerimize kararlı desteğini yineleyerek, onların yanında yer alma kararlılığını vurguladı. Takruri, resepsiyondan duyduğu mutluluğu dile getirerek, Filistin davasına verdikleri destekten dolayı Arbaş ve Diyanet’e teşekkür etti.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın düzenlediği “Gazze için Dua Ediyoruz” kampanyası kapsamında 5 Kasım’da ülke genelindeki tüm camilerde akşam namazının ardından Filistinli mağdurlar için dualar okundu.

Erbaş’ın çağrısı üzerine Filistin davasıyla birleşen gayrimüslim mezhep ve kurumların temsilcileri, 3 Kasım’da Gazze’de akan kanın durdurulması için ateşkes çağrısında bulundu.

Etkinlikte konuşan Arbaş, şunları söyledi: “Bir zamanlar barış ve huzur diyarı olan Filistin, son yüzyılda ne yazık ki acıların ve çaresizliğin diyarı haline geldi. Bugünlerde Gazze insanlık dışı ve yıkıcı saldırılarla karşı karşıyadır.”

“Bugün Gazze, tüm insanlık için bir hukuk, ahlak ve vicdan sınavıdır. Zulüm altında inleyen insanların çığlıklarına çözüm bulmamız, sesimizi duyurmamız gerekiyor. Bu bir insani görevdir.”

Diyanet İşleri Başkanlığı da kasım ayının ilk günü yaptığı toplantıda İsrail’e karşı toplu boykot çağrısında bulundu. Diyanet, “Siyonizm’i destekleyen, zulme ve mazlumlara karşı her türlü mücadeleyi veren firmaların ürünlerini boykot etmek önemlidir.”

“Gazze’de acil toplantı”

Diyanet İşleri Başkanlığı, kasım ayının başından hemen önce Ekim ayının son günü kitlesel bir toplantı düzenleyerek aralarında dini liderler, bakanlar ve alimlerin de bulunduğu 94 ülkeden 200’den fazla kişiyi çevrimiçi çağrıyla bir araya getirdi. Gazze Toplantısı “Acil Durum.” İsrail zulmünü durdurmanın yollarını tartışmak.

Görüntülü görüşme yoluyla yapılan ana toplantının ardından nihai açıklama açıklandı.

Arbaş, açıklamasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını kınayarak, “Bunların hiçbir insani, ahlaki ve hukuki dayanağı yok” dedi. Dünyanın gözü önünde vahşice katledilen kadınlar, çocuklar ve yaşlılar da dahil olmak üzere masum insanlar hakkında endişelerini dile getirdi.

Şu anda bölgede onbinlerce sivil evlerinden edilmiş, temel ihtiyaçlardan mahrum bırakılmış ve bombalanmaya maruz kalıyor.

Arbaş, İsrail rejimini Siyonist emelleri nedeniyle Gazze’de soykırım yapmakla suçladı ve şiddetin durdurulması için harekete geçilmesi çağrısında bulundu.

Güvenilirlik kaybı

Batılı ülkeleri İsrail saldırıları ve soykırım karşısında sessiz kalmakla eleştiren Erbaş, insanlığa barış ve refah getirme iddiasındaki ideoloji ve politikaların güvenilirliğini sorguladı.

Başta Mescid-i Aksa olmak üzere Müslümanlara ve İslam’ın kutsal mekanlarına yönelik vahşi saldırıların büyük bir trajediye sahne olmasından duyduğu derin üzüntüyü ve endişeyi dile getirdi.

“Bölgede barış ve huzurun sağlanmasının tek yolu işgalcilerin Filistin topraklarından çekilmesi ve Filistin halkının tam özgürlüğe kavuşmasıdır.” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İsrail zulmüne karşı farkındalık yaratmak amacıyla camide vaaz veriyor, İstanbul, Türkiye, 3 Kasım 2023. (İHA Fotoğrafı)

“İslam dünyasının, mazlum Filistin halkına ve onların özgürlük mücadelesine destek verme sorumluluğu vardır. Ortak hedef ve ideallere ulaşmak, dünyada barış ve huzurun sağlanması için işbirliği gereklidir.”

Sonuç bildirisinde önemli maddeler yer aldı ve bunlardan biri şöyleydi: “Emperyalistlerin desteklediği cani İsrail’in bitmek bilmeyen hırsları, uyguladığı insanlık dışı ve vahşi politikalar, dünyayı tam bir felakete sürüklüyor. İsrail, Gazze’ye yönelik saldırılarını derhal durdurmalı ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını derhal durdurması gerekmektedir. Filistinliler.” Filistinlilerin evlerinden, vatanlarından sürülmesi, topraklarının işgal edilmesi kesinlikle kabul edilemez.”

Yazıyı ikinci yazıda ise şu ifadelere yer verildi: “Gazze halkının İsrail işgal ve işgaline karşı mücadelesi din, ahlak ve uluslararası hukuk açısından meşru ve onurlu bir mücadeledir, iman ve kulluk sorumluluğudur.” Her Müslümanın.” Bu asil mücadeleye her bakımdan destek vermek ve yaşanan soykırımın durdurulması için maddi ve manevi mücadele etmek.”

“Kudüs Müslümanların vatanıdır, Filistin ve Gazze de Müslümanların vatanıdır ve kıyamete kadar da öyle kalacaktır.”

Açıklamanın 3. Maddesi, Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşlara derhal harekete geçme çağrısında bulundu. Zulme uğrayanları korumak için bölgeye bir an önce barış güçleri gönderilmelidir” dedi.

“Bu bakımdan, Gazze’ye elektrik ve su başta olmak üzere temel yaşam ürünlerinin ulaştırılması için acilen Gazze’ye insani yardım koridorunun açılması ve yaralıların çevredeki hastanelere nakledilmesinin sağlanması için gerekli tedbirlerin alınması kaçınılmaz bir zarurettir.” alanlar.” ülkeler.”

Raporlar, Gazze Şeridi’nde mahsur kalan insanların temel ihtiyaçlarının bulunmadığını vurguluyor.

Nihai açıklamada Gazze’deki çatışmanın “sadece Müslümanların sorunu değil, tüm insanlığın ortak sorunu” olduğu vurgulandı.

Açıklamada, “Akıllı Yahudiler, Siyonist İsrail hükümetinin gerçekleştirdiği bu soykırım ve katliamları kabul etmiyor. Seslerini daha da yükseltmek, insan onurunu küçümseyen, bir arada yaşama hukukunu yok etmeye çalışan bu saldırıların durdurulmasına önemli katkı sağlayacaktır.”

“Bu nedenle, insanlığı felakete sürükleyen bu barbarlığın durdurulması için inanç ve vicdan sahibi insanların diğer dinlerden insanlarla iletişim kurarak güçlerini birleştirmeleri ve ortak eylem planı hazırlamaları önemlidir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir